9 Ekim 2014 Perşembe

RODOS ADASI GEZİ REHBERİ

ULAŞIM: Marmaris'ten ya da Fethiye'den feribot ile gidebilirsiniz. Biz Marmaris'ten geçtik. Kişi başı 30 Euro tek yön bilet fiyatı. Bu adresten on-line olarak alabilirsiniz biletinizi. Yaklaşık olarak 1,5 saat civarında sürüyor feribotun Rodos'a ya da geri dönüşte Marmaris'e yaklaşması. Her yerde süre olarak 1 saat yazıyor ama 1 saati geçiyor kesinlikle. Bir de eğer deniz tutması gibi sorununuz varsa hazırlıklı olun, özellikle rüzgarlı havalarda çok ama çok sarsıyor, bata çıka gidiyorsunuz. Ben deniz kızı olduğum için çok eğlendim :)

KONAKLAMA: Her zevke ve her keseye göre çok fazla otel var Ada'da. Eğer amacınız oteli sadece uyumak için kullanmaksa, yeni şehirde bir otelde kalın. Old Town 'a ve birçok restaurant, cafe, pub, alışveriş merkezleri vb her yere 5-15 dk'lık yürüme mesafesi ile ulaşabilirsiniz. 
Ama daha çok denize, havuza girelim derdindeyseniz Faliraki bölgesindeki otellerde kalın. Hepsi sahil boyunca dizi dizi. Birçoğu da 5 yıldızlı çok güzel tesisler. Rhodes merkeze yaklaşık 12 km mesafede bulunuyor. 

ADA İÇİ ULAŞIM: 1 günden fazla kalacaksanız Ada'da kesinlikle bir araç kiralamanızı öneririm. Zira gezilip görülmesi gereken çok fazla yer var. Bunların başında da muhteşem denizi, koyları ve beachleri ile Lindos yer alıyor. Dolayısı ile sayıları çok çok fazla olan rent a car firmaların birine girin ve kesenize göre bir araç kiralayın. Biz buradan kiraladık...
Ama eğer biraz daha macera isterseniz ve gittiğiniz dönem de müsaitse scooter ya da atv de kiralayabilirsiniz.
Bunlar haricinde Ada içerisinde her yere otobüs, taxi bulmak da mümkün. 

YEME - İÇME: Bu konuda Ada muhteşem... Her damağa, her isteğe, her zevke göre birçok yeme & içme alanları mevcut. Ben sizlere bizim deneyimlediklerimizi yazacağım. 
Biz oteli sadece uyumak için kullandığımız için; sabah kahvaltılarını, öğle ve akşam yemeklerini değişik yerlerde yedik. 
Sabah kahvaltısı için özellikle Kringlan Bakery Cafe ideal. Yeni şehirde bulunuyor. Çok kolay bir yerde bulunan Starbucks'ı sağ tarafınıza alarak, önündeki sokağı takip edin. Yaklaşık 100 mt sonra bir kavşağa geleceksiniz. Oradan da düz karşı caddeye geçerek yürümeye devam edin. Takribi yine bir 100 mt sonra sağ tarafta köşede bir anaokul göreceksiniz. Oradan dönün sokağa. 150-200 mt sonra sol tarafta göreceksiniz. Burası aynı zamanda öğle ve akşam yemekleri de servis ediyor. Eminim en az kahvaltıları kadar onlar da lezizdir ama biz burada kahvaltı dışında bir şey yemedik. 

Öğlen yemekleri ya da atıştırmalıkları için yine çok fazla seçenek var. Biz genelde öğlenleri -denizde olmadığımız zaman- adada hemen hemen her 100 mt bir olan Gyro -bizim tabirimizle dönerci- dükkanlarında yedik. Bu dükkanlarda Pita arasına her çeşit etten -domuz, dana, tavuk- yaptıkları dönerleri; bol kuru soğan ve domates eşliğinde sıcacık pita içerisinde, yanında bol patates kızartması eşliğinde servis ediyorlar. Bu arada Pita, tahmin edeceğiniz üzere pide demek :) Ama bizdeki gibi büyük büyük açmıyorlar. Yaklaşık 10-15 cm çapında yuvarlak olarak açıp, külah şeklinde içini doldurarak servis ediyorlar. Tabii bu normal boyutta olanları. Benim Bey gibi boğazınıza fazla düşkünseniz, daha büyük boyları da var :)
İlk akşam yemeğini, balayı için adada bulunan çok yakın dostlarımızla birlikte Koozina'da yedik. Çok başarılı deniz mahsulleri servis ediyorlar. Uzo eşliğinde öyle güzel meze ve ara sıcaklar yedik ki, ana yemeğe yer kalmadı. Beyaz şarap, bol zeytinyağı, sarımsak ve taze dağ kekiği eşliğinde pişirdikleri midye; ahtapot ızgara, simi karidesi burada mutlaka yenmesi gerekenler arasında. Ayrıca sahibi olan hoş sohbet amcanın Muglali diye bir lakabı var :) Baba tarafından kökleri Muğla'ya dayanıyormuş. Eşi çok iyi Türkçe biliyordu. Zaten mezelerin birçoğunu eşi olan teyze hazırlıyormuş. Çok ama çok sıcak, samimi ve dekorasyonu ile inanılmaz sevimli bir yer. Mutlaka bir akşam gidin derim. Ayrıca fiyatlar da oldukça makul... 

Benim Ada'da en beğendiğim bir diğer mekan ise Koukos oldu. Sabah kahvaltısı, öğle ve akşam yemeği servisleri var. 2 sabah kahvaltısı ve 1 akşam yemeğini burada yaptık. Fotoğraflardan da anlayacağınız üzere burası sanırım Osmanlı zamanında büyükçe bir konakmış. Dekorasyonda ve sunumlarda bizim çoktan unuttuğumuz ama komşuda hatırlanan birçok detay var. Özellikle fırın ustaları inanılmaz başarılı. Sabah kahvaltısı için öyle lezzetli hamur işleri var ki anlatamam, tadmanız lazım... 
Burası için şunu belirteyim; sakın ola ki dışarıdaki masalara kanıp da yer yok demeyin. İçeride kocaman bir avlu ve bir merdivenle yukarı çıkılıp avluyu çevreleyen taraçada masaları var. Harika begonviller eşliğinde bir akşam yemeğinizi burada yiyin mutlaka. Ayrıca eğer deniz mahsulleri ile aranız iyiyse, ülkemizde pek rağbet görmediği için çok nadir servis edilen; kendi suyunda mürekkep balığını burada bulabilirsiniz. Çok lezizdi. Benden söylemesi....

Lindos'a gittiğiniz zaman ise mutlaka Lindos Kalesi'nin hemen alt tarafındaki Lindos Beach'te enköşede yer alan Palestra'da bir öğlen yemeği yiyin. Sahibi bir İtalyan teyze, hatta benim beyi İtalyan sandı ama olsun :) İtalyan mutfağından ötürü bol bol makarna var menüde ama pek tavsiye etmem. Ben leziz mi leziz bir kılıç balığı yedim ki, misss gibi deniz kokuyordu. Şahane bir koy manzarası da yanında en büyük huzur. Bir de buz gibi bir uzo, insana yaşadığına ve nefes aldığına şükrettiriyor resmen...

Ve eminim sizi de bağımlısı yapacak, yine Rodos yeni şehirde yer alan (az önce yazdığım Koukos restoranından çıkıp karşıdaki çapraz sokağa girin, hemen sağ tarafta) Lokumamma... Adı üzerinde bildiğimiz lokma sanabilirsiniz ama bu lokma başka bir lokma. Önce bizim usul lokmayı döküp kızgın yağda kızartıyorlar ve daha sonra Yunanistan'da üretilen bir makine sayesinde içerisine menüde yer alan dolgu malzemelerinden -limonlu krema, bal&tarçın, ham&cheese gibi- doldurup, üzerine de yine arzu ettiğiniz bir sos dökerek -özellikle çikolata sosu muhteşem- servis ediyorlar. Sahibi Yiannis adında 30'lu yaşlarda genç bir arkadaş. Çok misafirperver ve cömert. Siparişimizi beklerken ya da yedikten sonra, tadmadığımız çeşitleri getirip ikram etti hep. Ki 2 akşam yemeği sonrası soluğu burada aldık hep. Hatta hızımızı alamayıp bir paket yaptırıp, otelde de devam ettik :) Mutlakama ama mutlaka Ada'ya gittiğinizde uğrayın buraya bir bir tadına bakın, asla pişman olmazsınız... 

GEZİLECEK ve GÖRÜLECEK YERLER 
Lindos: Yukarıda da bol bol bahsettiğimiz Lindos'a gidin ve 1 tam gün ayrın mutlaka. Rodos merkeze yaklaşık 40 km. Ve Ada'nın en iyi beachleri bu tarafta. Kale etrafına kurulu; dar sokakları, minik minik dükkanları, restaurantları ile dolu eski şehri gezdikten sonra; hemen aşağıdaki Lindos Beach'e inip oradaki koyda yüzün. İsterseniz deniz öncesi eski şehrin içinden bir eşeğe binerek yukarıdaki kaleyi de gezebilirsiniz. Bu arada bilginiz olsun eski şehre araba girişi yasak. Ama ücretsiz her yerde otopark mevcut. 

Emponas: Şarap yapımı ile ünlü Emponas Köyü'ne gidip, her biri ayrı lezzette olan şarap mahzenlerini gezerek, bol bol şarap test edin. Yine Rodos Merkezden araba ile yaklaşık 1 saatlik bir araba yolculuğu ile; Rodos dağlarının eteğinde kıvrıla kıvrıla yukarıya doğru harika bir manzara eşliğinde köye doğru çıkacaksınız. Şarap fiyatları aşağıya göre biraz daha uygun ama en eğlenceli yanı birçok yerde şarap test edebilmek, Biz arkadaşlarımızla beraber çıktık bu köye ve tatilimizin en keyifli günlerinden biriydi. Yol üzerinde bulunan Salakos ise ayrı bir eğlenceydi bizim için. 

Faliraki / Anthony Quinn Bay: Faliraki oteller bölgesini, bizim Belek gibi düşünebilirsiniz ama bin kat daha güzeli kesinlikle. Sıra sıra otelleri geçtikten sonra tüm Ladiko tabelalarını takip ederek muhteşem bir koya geleceksiniz. Anthony Quinn Koyu... Her yerde Ladiko Beach olarak geçiyor ama kendi yoluna dönünce yönlendirme levhalarında var. Ünlü çıplaklar plajı ile birbirine yakın ama ayrı iki koy. Rodos'tan çıkıp sahil yolunu takip ederek -ki bir de üst yol var oradan gitmeyin burası için- Faliraki Oteller bölgesini geçip, Lindos istikametine doğru ana yola çıktıktan sonra 2. trafik lambalarından sola dönerek bu koya ulaşabilirsiniz. Döndükten sonra da sol tarafı takip edin hep...

Throne of Helios / 9D: Burası bir sinema. Starbucks ile yan yana Rodos Merkez'de. 9D olarak Ada'nın mitolojik efsanelerden başlayarak tüm tarihi geçmişini bir animasyon eşliğinde gösteriyorlar. İnanılmaz çok eğlendik biz canlandırmalarda Bey ile. Fırsat bulursanız izleyin. 20 Dakika sürüyor ve kişi başı 10 Euro. Akşam geç saatlere kadar da açık. 

ALIŞVERİŞ: Old Town ve Yeni Şehir olmak üzere ikiye ayrılıyor alışveriş mekanları ama fiyatlar hemen hemen aynı diyebilirim. Özellikle tekstil ürünleri bizden çok pahalı, o nedenle tavsiye etmem. Ama meşhur Yunan Keten gömleklerinden alabilirsiniz. Bildiğiniz üzere Şövalyeler Adası olarak da anıldığı için her yerde şövalye ve kullandıkları eşyaların heykelleri, envai çeşit bibloları var. Bunların da fiyatları 10 Euro'dan başlayıp 500-1000 Euro'ya kadar çıkıyor. Ayrıca şahane kılıçlar satan dükkanlar, oyuncakçılar var. Hediyelik eşya satan dükkanlar ise Old Town'da çok çok fazla. Lindos'a giderken çok güzel seramik ürünler satan dükkanlar var. Artistic Village Contemporary Art buraya girin bence. İnanılmaz güzel el yapımı seramik ürünler, adeta bir müze havasında dizayn ile alıcısına sunuluyor. 
Siz de bizim gibi boğazınıza fazla düşkün ve sevdiğiniz birçok şeyi Türkiye'de bulamıyorsanız, Ada'daki Carrefour vb birçok hipermarkette her şeyi bulabilirsiniz diyebilirim. 

Keyifli tatilleriniz olması dileği ile hoş ve mutlu kalın...


P.S.: Merak ettiğiniz başka bir şey olur ya da otel konusunda tavsiye isterseniz e-mail atarsanız, yardımcı olmaya çalışırım...